Hayat kısa, kuşlar uçuyor.

Yaptığınız bir hareketin ya da söylediğiniz bir sözün insanların hayatını ne kadar değiştirdiğini biliyor musunuz? Bir insanı kırmanın ne kadar basit olduğunun farkında mısınız? Bazen tek bir söz bazen tek bir alaycı bakış bazense size yanlış gelmeyen bir hareket... Ve tebrikler (!) karşınızdaki kişiyi kırdınız.

Çok büyük kırgınlıklarım var benim. Zamanla geçer mi bilinmez. Tek bildiğim insanların karşısındakini umursamadığı. Sadece kendisinin derdinde herkes. Belki bu satırları yazarken ben bile kendi derdimdeyim. Belki bu benim "Beni kırdığını fark etmeni istiyorum." demek için yazdığım bir yazıdır. Kim bilir? Yazmamın sebebi ne olursa olsun okuyan kişi içten içe haklı olduğumun farkındasın. Bu satırları okurken aklına sana yapılan haksızlıklar geliyor. Belki yemek yemeyi seviyorsun diye şişman dediler, belki de metabolizman hızlı diye dal diye dalga geçtiler. Kim bilir belki de cilt rahatsızlığını bilmeden sivilcelerine laf ettiler ya da zekanla alay konusu oldun. Belki de bunları yapan sendin. Hangi gruptasın bilmesem de içten içe kırgınlıkların olduğunu biliyorum. Her gülümsemenin altında yatan acıyı anlıyorum. İnsanları o kadar ciddiye alıyorsun ve o kadar önemli bir yere koyuyorsun ki onlar olmadan yaşayamam sanıyorsun. Yaşarsın. Bu yüzden seni üzenleri hayatında tutmaktan vazgeç. Sen çıkarmazsan onlar çıkarları bitince seni daha çok üzerek gidecekler. Bunu kendine yapma. Önce kendine değer ver.  Sen kendin için herkesten değerlisin.

Konu nereden nereye geldi değil mi? Kırmayın insanları. Kırmayın umutlarını, güvenlerini. Size yapılınca kırıldığınız şeyleri başkasına yapmayın. Sen kendin için nasıl değerliysen herkes kendisi için değerli. Üzmeyin birbirinizi. Hayat üzülmek için çok kısa...

      Hayat kısa,
          Kuşlar uçuyor.